Hindistan
Güney Asya’da, ismini kendisinden alan Hint Alt Kıtası’nda bulunan Hindistan’ın doğusunda Bengal Körfezi, Myanmar ve Bangladeş, batısında Pakistan ve Arap Denizi, kuzeyinde Çin, Nepal ve Bhutan, güneyinde ise bir ada devleti olan Sri Lanka yer almaktadır. Ülke nüfusunun etnik dağılımı %72 Hint-Aryan, %25 Dravidler, %3 Diğer şeklindedir.
İslamiyet Hint Alt Kıtası’na hicri 1. yüzyılın sonlarında, 710 yılında Sind bölgesinin Araplar tarafından fethi ile girmiştir. 10. yüzyılın sonlarında Gazneli Mahmud’un düzenlediği 17 seferle bölgenin büyük oranda fethedilmesiyle birlikte İslamiyet Hint coğrafyasında hızla yayılmaya başlamıştır. Böylece alt kıtada İslamiyet’in yayılması, 12. yüzyılda Kuzey Hindistan bölgesinden gelen Türk akınları aracılığıyla gerçekleşmiştir. Bu tarihten itibaren İngiliz sömürge dönemine kadar yüzlerce yıl boyunca bölgede Müslüman Türk devletleri etkili olmuş ve Hint coğrafyasına büyük oranda hükmetmişlerdir. Bunların en önemlileri Gazneliler (963-1186), Delhi Sultanlığı (1206-1526), Dekkan Sultanlığı (1527-1686) ve Babür İmparatorluğu’dur (1526-1858).
Günümüzde Hindistan Müslümanlarının gerek ülke nüfusu gerekse nüfus içerisindeki oranlarıyla ilgili tüm bilgiler tahminidir. Ülke nüfusunun 2018 yılı itibarıyla 1 milyar 340 milyon civarında olduğu tahmin edilmekte ve Müslümanların ülke nüfusunun yaklaşık %15’ini teşkil ettiği ifade edilmektedir. Bu veriler esas alınacak olursa Hindistan’da 200 milyon civarında Müslüman’ın yaşadığını söylemek mümkündür. Ancak nüfus sayımlarının yetersizliği ve ülkede Müslümanlara yönelik giderek artan Hindu milliyetçiliği sebebiyle kesinleştirilemeyen veriler, Hindistan’daki Müslümanların gerçek sayısının bunun çok üzerinde olduğunu düşündürmektedir. Ayrıca bağımsızlığın kazanılmasından bu yana geride kalan 70 yılı aşkın süre içerisinde ülkede oransal olarak artış gösteren tek din İslamiyet’tir. Zira 1951 sayımlarında %84,8 olan Hindu oranı %79,8’e düşerken aynı süreçte Müslümanların oranı resmî rakamlara göre %9,8’den %14,2’ye yükselmiştir.
Hindistan Müslümanları büyük oranda Hanefi mezhebine mensup olup, Şiilerin Müslümanlar içerisindeki oranının %10 ila 15 olduğu tahmin edilmektedir. Bu kabule göre Hindistan İran’dan sonra dünyada en çok Şii’nin yaşadığı ikinci ülke konumundadır.
İlk dönemlerden itibaren Hint Yarımadası’nda İslamiyet’in yayılmasında önemli etkisi olan tasavvufi hareketler günümüzde de ülkede oldukça yaygın ve etkin konumdadır. Özellikle 19. yüzyılın ortalarında kurulan Diyobendiyye hareketi ve 1926 yılında Diyobendiyye içinden neşet etmekle birlikte bugün dünyanın en büyük İslami cemaati hâline gelen “Tebliğ” hareketi bu kapsamda zikredilmelidir. 160 kadar ülkede teşkilatlanan cemaatin sadece Hint Alt Kıtası’nda 80 milyon kadar bağlısı bulunmaktadır. Öte yandan ehlisünnet dünyanın dışında ve sapkın mezheplerden kabul edilen Kadıyanilik de 20. yüzyılın başlarında Hindistan’da ortaya çıkmıştır. Bu hareketin günümüzde tüm dünyada yaklaşık 2 milyon takipçisi bulunmaktadır.